mdallstore.com

Kültür ve Toplum

Liste Fiyatı : 30,00
İndirimli Fiyat : 30,00 TL
Sepete Ekle
9786057931610
562937
Kültür ve Toplum
Kültür ve Toplum
30.00
Yaşam döngülerimizi tamamladığımız karşılıklı etkileşim sistemlerinin bir ürünü
olarak kültür, içerisinde çok sayıda süreç barındıran karmaşık bir bütündür
aslında. Etimolojik bakımdan doğadan, yani toprağı ekip-biçmeden, tarımdan,
yetiştirmeden yol alan kültür kavramının, insanlığın serüveni dahilinde yaşam ve
onun tüm çıktılarıyla ilişkili bir durumuna geldiğini söyleyebiliriz. Kültürün
bütün bir yaşam tarzını ifade eden günümüzdeki kullanımının önünü açması
bakımından Alman İdealistlerinin önemi büyüktür. Onlarla birlikte kültür, özgün
bir yaşam tarzını ifade eden modern anlamını taşımaya başlamıştır.
Modernliğin en gözde kavramlarından olan kültürün toplumlara vadettiği
"düzen" sözü için onlardan tek beklentisi vardı; buna göre düzen için talep edilen
değer ve normlara uyulacak, bunlarla uyuşmayan şeyler ise dışlanacaktı. Batı
dışında, özellikle de sömürge toplumlarında kültür, kolayına, bir aydınlatma aracı
olarak "beyaz adamın misyonuna" eklemlenmişti. Çok değil, II. Dünya Savaşı
sonrasında bu misyon da terk edilecek, kültür hızla ulus devletleri değişen
koşullardan koruyacak bir dengeleyici olarak görülecekti. Bir dönem böyle
geçiverdi.
Günümüzde ise işler biraz karışmış durumda... Örneğin postmodernistler,
çoktandır, yaşam tarzlarını eksen alarak muhalif ya da azınlık grupların aidiyet
çerçevelerini övülecekler, çoğunluğun aidiyet çerçevelerini ise eleştirilecekler
listesine eklemiş durumdalar. Sağı-solu, kısacası her tarafı kimlik politikalarına
bulanmış şimdide, kantarın topuzu değil, bizzat kendisi kaçmış durumda. LGBT
bireylerin mücadelelerine methiyeler düzenler milliyetçiliği lanetleyebiliyorlar...
Bugün kültür daha çok kişisel sorunlar ve bu sorunlar doğrultusunda beliren
bireysel ihtiyaçlara gönlü kaptırmış durumda. Bu yüzden olsa gerek, yasaklardan
değil, tekliflerden, kurallardan değil önermelerden yararlanarak kendini yeniden
ve yeniden oluşturuyor.
Zamana ayak uydurmak üzerinden şekilleniyor her şey bugün... Tramvayda,
vapurda ya da sinemada fark etmez; yan koltukta oturan, ama dönüp bakma
ihtiyacı hissetmediğimiz, varlığını nefes alış verişlerinden bildiğimiz sıradan bir
insana benziyor zaman da; birlikte yaşadığımız, ancak orada burada karşılaşmış
olmak dışında bir tanışıklığımızın olmadığı yabancılara benziyor. Tıpkı kültür
gibi...
  • Açıklama
    • Yaşam döngülerimizi tamamladığımız karşılıklı etkileşim sistemlerinin bir ürünü
      olarak kültür, içerisinde çok sayıda süreç barındıran karmaşık bir bütündür
      aslında. Etimolojik bakımdan doğadan, yani toprağı ekip-biçmeden, tarımdan,
      yetiştirmeden yol alan kültür kavramının, insanlığın serüveni dahilinde yaşam ve
      onun tüm çıktılarıyla ilişkili bir durumuna geldiğini söyleyebiliriz. Kültürün
      bütün bir yaşam tarzını ifade eden günümüzdeki kullanımının önünü açması
      bakımından Alman İdealistlerinin önemi büyüktür. Onlarla birlikte kültür, özgün
      bir yaşam tarzını ifade eden modern anlamını taşımaya başlamıştır.
      Modernliğin en gözde kavramlarından olan kültürün toplumlara vadettiği
      "düzen" sözü için onlardan tek beklentisi vardı; buna göre düzen için talep edilen
      değer ve normlara uyulacak, bunlarla uyuşmayan şeyler ise dışlanacaktı. Batı
      dışında, özellikle de sömürge toplumlarında kültür, kolayına, bir aydınlatma aracı
      olarak "beyaz adamın misyonuna" eklemlenmişti. Çok değil, II. Dünya Savaşı
      sonrasında bu misyon da terk edilecek, kültür hızla ulus devletleri değişen
      koşullardan koruyacak bir dengeleyici olarak görülecekti. Bir dönem böyle
      geçiverdi.
      Günümüzde ise işler biraz karışmış durumda... Örneğin postmodernistler,
      çoktandır, yaşam tarzlarını eksen alarak muhalif ya da azınlık grupların aidiyet
      çerçevelerini övülecekler, çoğunluğun aidiyet çerçevelerini ise eleştirilecekler
      listesine eklemiş durumdalar. Sağı-solu, kısacası her tarafı kimlik politikalarına
      bulanmış şimdide, kantarın topuzu değil, bizzat kendisi kaçmış durumda. LGBT
      bireylerin mücadelelerine methiyeler düzenler milliyetçiliği lanetleyebiliyorlar...
      Bugün kültür daha çok kişisel sorunlar ve bu sorunlar doğrultusunda beliren
      bireysel ihtiyaçlara gönlü kaptırmış durumda. Bu yüzden olsa gerek, yasaklardan
      değil, tekliflerden, kurallardan değil önermelerden yararlanarak kendini yeniden
      ve yeniden oluşturuyor.
      Zamana ayak uydurmak üzerinden şekilleniyor her şey bugün... Tramvayda,
      vapurda ya da sinemada fark etmez; yan koltukta oturan, ama dönüp bakma
      ihtiyacı hissetmediğimiz, varlığını nefes alış verişlerinden bildiğimiz sıradan bir
      insana benziyor zaman da; birlikte yaşadığımız, ancak orada burada karşılaşmış
      olmak dışında bir tanışıklığımızın olmadığı yabancılara benziyor. Tıpkı kültür
      gibi...
      Stok Kodu
      :
      9786057931610
      Boyut
      :
      135-210
      Sayfa Sayısı
      :
      192
      Baskı
      :
      1
      Basım Tarihi
      :
      2019-12
      Kapak Türü
      :
      Karton
      Kağıt Türü
      :
      2.Hamur
      Dili
      :
      Türkçe
  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat
Stokta yok